Açıklamada aradan geçen onca yılda gerçekçi hiçbir önlem alınmamasının sebebinin kâr odaklı düzen olduğuna vurgu yapılıyor ve “Deniz kumundan yapılmış binalarda halkımıza çök-kapan-tutun hareketini öğretmekle deprem önlemi alıyor gibi yapmak, eşyaları sabitlemeyi önermek, deprem çantasının nasıl hazırlanacağını anlatmak ahlaksızlıktır.” ifadeleri yer alıyor.
TKP’nin bir daha enkaz altında kalmamak için bu düzeni değiştirmek için mücadeleye çağırdığı açıklaması şöyle:
17 AĞUSTOS’UN YILDÖNÜMÜNDE ÇAĞRIMIZDIR
“Bundan 24 yıl önce binlerce yurttaşımızın enkaz altında kaldığı bir güne gözlerimizi açtık. Yaklaşık 6 ay önce ise yeniden, aynı acı haberle uyandık. Aradan geçen onca yılda yurttaşlarımızın can güvenliğinin sağlanamamış olmasının sebebi bu düzendir.
Öfkeliyiz. Bilim ve teknoloji bir grup asalağın çıkarı için kullanırken halkımıza “kötü zemin” yalanları söylenmesine, bir avuç müteahhittin kasası dolsun diye imar planlarının, yapı denetimlerinin hiçe sayılmasına, aradan geçen onca yılda toplanan vergilerle ne yaptığını açıklayamayan soytarıların televizyonda şovlarla milyonlarca lira toplamasına öfkeliyiz.
Reddediyoruz. Bugün yurttaşlarımız açlıkla, yoksullukla boğuşurken, daha yaz bitmeden kış aylarında gelecek faturaların hesabını yaparken, her gün gelen zamlarla, okul kayıt paralarıyla, ulaşım ücretleriyle baş edemezken birilerinin çıkıp ekranlarda güvenli binalarda oturmayı bir tercih olarak sunmasını reddediyoruz.
Bugün İstanbul’da yaşayan binlerce yurttaşımız oturduğu binanın güvenli olmadığının farkında. Buna rağmen bu binalarda yaşamak zorunda. Meselenin bir bilinçsizlik olarak sunulması en basit tabirle ikiyüzlülüktür. Deniz kumundan yapılmış binalarda halkımıza çök-kapan-tutun hareketini öğretmekle deprem önlemi alıyor gibi yapmak, eşyaları sabitlemeyi önermek, deprem çantasının nasıl hazırlanacağını anlatmak ahlaksızlıktır.
Biliyoruz. Hiçbir yurttaşımızın yaşadığı konutun güvenliğinden kaygı duymadığı bir düzen mümkün. Yeter ki kaynaklarımızı, bilimi, teknolojiyi bir avuç insanın tekelinden çıkaralım. 17 Ağustos’un yıldönümünde bu ahlaksızlıkla, bu ikiyüzlülükle, bu düzenle hesaplaşmaya, mücadeleye çağırıyoruz. Bir daha enkaz altında kalmamak için…”